11 Ocak 2010 Pazartesi

BANDIRMA' NIN FAYLARI

Bandırma şehri depremsellik açısından üç ayrı fay hattı tarafından büyük bir potansiyel tehdit altında..

Birincisi 12 Mart ve 5 Ekim 2008 tarihlerinde sırasıyla 4,8 ve 4,2 lik Çınarcık-Yalova Deprem' lerinin üzerinde meydana geldiği, 17 Ağustos 1999 Kocaeli Depremi'nin yaşandığı Gölcük Fay Segmentinin devamı olan Yalova Fayı Segmenti. Yalova fay hattı Yalova' dan sonra denize girip İmralı Adası' nın güneyinden geçerek Kapıdağ Yarımadası kıstağını keserek karaya çıkıyor ve Edincik fayı-Sarıköy fayı-Çan-Etili-Truva Fayı çizgiselliği ile Ege Denizi' ne çıkıyor. En son 1737 yılında üzerinde 7,2 büyüklüğünde bir deprem üretmiş. Erdek' deki Antik Hadrianus Tapınağını iki taksitte tamami ile yıkan (MS 543 ve 1063 yıllarında) depremleri üreten de işte bu fay hattıdır.


İkinci Fay hattı : da Gemlik' ten gelen aşağı yukarı Marmara Denizi' nin güney sahillerinin izini sürerek Bandırma' dan geçen fay hattıdır. En son 2006 yılında Gemlik de üzerinde 5,2 lik deprem üretmiştir.


Üçüncüsü ise 2003 ve 2006 yıllarında üzerinde iki adet 5,1 büyüklüğünde deprem üreterek Bandırma' lıları epeyce korkutan Manyas ( Kuş gölü) içinden geçen fay hattıdır. Gördüğünüz gibi Kuzey Anadolu Fayı' nın Bolu' nun batısından itibaren üç kola saçaklanmasıyla oluşan kollardan en kuzeydeki hariç diğer kollar Bandırma civarında birbirine en yakın konuma gelmektedir. Bu sebeple üç ayrı fay hattı da son yıllarda üzerinde 5 büyüklüğünde depremler üreterek canlı olduklarını ve büyük bir depreme hazırlık yaptıklarını adeta bize söylemektedirler.





                                        Bandırma' dan geçen 3 ayrı fay hattı.



Bunlardan başka ; Kuzey Anadolu Fayının İstanbul' un 20 km. yakınından geçen en kuzey kolu, Marmara Adası’ nın kuzeyindeki eğim atımlı faylar ve Gönen-Yenice Fayı da Bandırma için ikinci dereceden deprem tehditi oluşturmaktadır. Bu fay hatları üzerinde meydana gelebilecek olası bir depremin Bandırma' yı etkilememesi söz konusu olamaz.


                                     Güney Marmara' daki fay segmentleri.


Geçtiğimiz yaz aylarında Bandırma Körfezi' nde birçok kişi tarafından görülen o garip ışık kümelerinin, depremsiz bir enerji boşalımı olabilme ihtimali çok yüksek. Aynı güne rastlayan üç adet 3 büyüklüklü depremde bunu kanıtlıyor gibi görünüyor. Bu yaz tatilinde Bandırma Körfezi’ ndeki Tatlısu tatil köyünde kumsalda sanki tam kara ile denizin birleştiği yerde bir derinleşme (çökme?) gözlemledim.


Son yılalarda yine Erdek Körfez' inde aşırı deniz çekilmeleri oluyor. Bu yaz Erdek Körfezi' nde hiç rüzgarsız sakin bir havada sebepsiz deniz dalgaları (ard arda iki-üç dalga) gözledim. Benim gözlemim başkaları tarafından da doğrulandı.(Pınar Baba) Bandırma Körfezi' nde bu yılın bahar aylarında mendirekte daha önce hiç olmadığı kadar aşırı deniz seviyesi alçalması olmuştu. Bunu gazeteler de yazmıştı. Bandırma' da Livatya plajı haricinde kıyılar pek kumsal olmadığı için bu deniz seviyesi değişimleri çıplak gözle pek algılanamıyor. Alçalma bir ölçüde gözle farkedilebilse bile deniz seviyesi yükselmesi hemen hemen hiç fark edilmiyor. Örneğin şu son günlerde Erdek' de yaşanan deniz seviyesi alçalması ile eş zamanlı olarak Bandırma Körfezi'nde tam tersine deniz seviyesi yükselmesi olması gerekiyor. Acaba gerçekte böyle bir olay var mıdır? Aslında biraz dikkatli bakan gözler bunu kolaylıkla (suyun normal zamanlardaki deniz seviyede bağlanmış olan midyelerin hizasını yukarı doğru geçtiğini görerek) gözlemleyebilirler.

Geçtiğimiz yıl yaşanmış daha başka belitiler de vardı. Deniz içindeki fay hatlarından çıkan metan, argon ve diğer gazlardaki artışın hızlanmasıyla Erdek körfezinde görülen deniz analarının topluca ölüm olayları ve buna bağlı olarak balıkçıların ağlarına takılarak ağları bir daha kullanılmayacak duruma getiren salya olayları. Yine Bandırma ve Erdek Körfezlerinde ortak olarak görülen deniz suyunun belirli bir derinlikten sonra oluşan ve yavaş hareket eden kabuklu deniz canlıları ile bitkileri öldüren çamur olayı. Bu olaylar dizisi daha da arrtırılabilir. Burada üzerinde durulması gereken asıl konu tek başına bu olaylar değil fakat bu olayların son bir iki-yıl gibi kısa bir zaman dilimi içerisinde birbiri ardından görülmesidir. Normal olmayan budur.


Son zamanlarda Bandırma-Erdek Körfezleri civarında sayıları artan bu belirtiler, yaklaşmakta olan büyük bir depremin habercileri de olabilir. Tabi ki bir kesinlik söz konusu olamaz. Ama bu gelişmeler aklı başında Bandırma' lı amatör depremciler tarafından çok dikkatle gözlemlenmelidir. Bu belirtilerin benzerleri 17 Ağustos 1999 Kocaeli Depreminden önce de ayniyle yaşanmış fakat ne yazık ki hiç değerlendirilememiştir. Depremin ardından geçen 9 yılın ardından, yaşanan onca acı tecbrübeden sonra bu iletişim çağında ikinci defa böyle bir durumun yaşanmasına izin vermemeliyiz..



                          Güney Marmara' da son 1900 yılda meydana gelen depremler.



                Marmara Bölgesi' nde da son 1900 yılda meydana gelen depremler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler